Emiralem’de örtü altının yanı sıra açık tarım alanlarında Sweet Charlie, Rubygem, Camarosa, Fortuna ve Monterey çilek çeşitleri yetiştiriliyor. Bu türler, bölgenin iklimi, toprağı ve kendine has yetiştiriciliğiyle lezzet kazanıyor.
Bölgede çok sayıdaki üreticiye geçim kaynağı olan çilek, taze tüketiminin yanı sıra reçel, marmelat, kuru gıda olarak tercih ediliyor.
Örtü altında büyüyen çilekler, her yıl nisan başında hasat edilirken, açık alanda üretilenlerin hasadı ise genellikle mayısı buluyor.
Bu yıl kış aylarında hava sıcaklığının yüksek olması, açık alandaki çilekleri de erken olgunlaştırdı. Bu nedenle açık alandaki hasat da örtü altıyla aynı dönemde başladı.
Genellikle kadınların çalıştığı hasat mesaisi, sabahın ilk ışıklarıyla başlıyor. Öğlene kadar toplanan çilekler, daha sonra satılmak üzere hale gönderiliyor.
İl Tarım ve Orman Müdürü Mustafa Şahin, AA muhabirine, Emiralem bölgesinin toprağının çileğin yetişmesi için çok uygun olduğunu söyledi.
Çileğin hasadından sonra özenle muhafaza istediğini anlatan Şahin, toplanan çileklerin kısa sürede hem İzmir hem de çeşitli illerde pazara çıktığını belirtti.Kentte bu yıl kış aylarında, çileğin erken olgunlaşmasına yol açan hava koşullarının yaşandığını dile getiren Şahin, ancak bu koşulların rekoltede bir miktar azalmaya da neden olduğunu ifade etti.
Sera ile açık alandaki hasadın aynı döneme denk geldiğini anlatan Şahin, şöyle konuştu:
“Soğuk ve nem ihtiyacı rekolteyi etkiliyor. Rekoltede çok ciddi bir düşüş olacağını tahmin etmiyoruz. Verimde bir miktar kayıp var ama o erkenciliğin getirmiş olduğu fiyat yüksekliği, çiftçimizi mutlu ediyor. Bu kayıp yüzde 30’lara kadar ulaşabilir ama çilek çok hızlı şekilde kendini toparlayıp sürekli meyve verebilecek durumda. İklim bugünkü gibi devam ederse, ani sıcaklıklar bastırmazsa üretim biraz daha devam eder.”
İzmir’de 4 bin dekarda gerçekleştirilen çilek üretiminin yarısının Emiralem’de yapıldığını belirten Şahin, kentte yıllık 13 bin tonun üzerinde çilek yetiştirildiğini söyledi.
Şahin, çileğin tarladan 30-35 liraya çıktığını ifade ederek, “Üretim arttığında, piyasanın talepleri azalmaya başladığında fiyat biraz daha düşmüş oluyor. Önümüzdeki birkaç hafta içerisinde insanlar çilek reçeli yapmaya başlayacak. O dönem geldiğinde, talep arttığında fiyat belki biraz yükselebilir ama genel hatlarıyla bakıldığında fiyatın tüketici için ulaşılabilir, üreticiyi kurtarabilir bantta olduğunu söyleyebiliriz.” dedi.
İzmir’de bugüne kadar çilekten alınan numunelerin hiçbirinde pestisit kalıntısı çıkmadığına işaret eden Şahin, kendilerinin yanı sıra üreticilerin bu konuda hassasiyet gösterdiğini kaydetti.
“Havalar sıcak gidince daha çok tatlanıyor çilekler”
Üretici Fatma Aydın, ağustos-eylülde dikimini yaptıkları çileği hasat zamanına kadar özenle büyüttüklerini söyledi.
Bu sene hasada erken başladıklarını ifade eden Aydın, “Bu üretici için iyi tabii ki. Havalar sıcak gidince daha çok tatlanıyor çilekler.” dedi.
Aydın, “Emiralem çileği, toprağından mı bakımından mı bilmiyorum ama çok lezzetli. Bu sene güzel fiyatlar çiftçiyi güldürüyor. Hem işçi seviniyor, işçiye de ona göre para veriliyor, hem çiftçi seviniyor.” diye konuştu.