BİROL GÜNGÖRDÜ / ÇANAKKALE – BHA
Anahtar Parti Çanakkale İl Başkanı İsmail Kaya, Türkiye ekonomisinde yaşanan derin krizlere dikkat çekerek, iktidarın uyguladığı faiz ve döviz politikalarının ekonomik kırılganlığı artırdığını ifade etti. Kaya, vatandaşın temel ihtiyaçlarını karşılayamaz hale geldiğini belirterek, “Bu darboğaz, bilinçli tercih edilen yanlış politikalardan kaynaklanıyor” dedi.
Kaya, 2020-2023 yılları arasında uygulanan ve “NAS” yaklaşımıyla meşrulaştırılan düşük faiz politikalarının, Türk Lirası’nın değer kaybına neden olduğunu vurguladı. Kaya, şunları söyledi:
“Faiz düşünce döviz hızla yükseldi, ithalat maliyetleri arttı, üretim zorlaştı. Bu da doğrudan halkın alım gücünü eritti. Yanlışta ısrar edilmesi, geçici bir sorun olmaktan çıkıp yapısal bir ekonomik krize dönüştü.”
Anahtar Parti İl Başkanı, TÜİK verileri ile halkın gerçek yaşam maliyetleri arasındaki farkı da gündeme taşıdı. Açlık sınırının 24.000 TL’yi, yoksulluk sınırının ise 81.000 TL’yi bulduğunu belirten Kaya, şöyle konuştu:
“Asgari ücretle geçinmek artık mümkün değil. Gıda, kira, ulaşım ve eğitim gibi temel harcamalar hane halklarını iflasa sürüklüyor. Bu tablo, yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda sosyal bir alarmdır.”
Kaya, dövizin baskılanmasının da kalıcı bir çözüm olmadığını belirtti. Kur Korumalı Mevduat gibi geçici çözümlerin, dövize olan talebi azaltmak yerine artırdığını ifade eden Kaya, üretim sektörünün ciddi maliyet baskısı altında olduğuna dikkat çekti:
“Yüksek faizle sıcak para aranırken, üretici kesim adeta nefessiz bırakılıyor. Türkiye, borçla çevrilmeye çalışılan bir ekonomi modeliyle sürdürülemez bir çizgide.”
Anahtar Parti’nin çözüm vizyonunu da açıklayan Kaya, Türkiye’nin yeniden üretim ve adalet odaklı bir ekonomik modele geçmesi gerektiğini ifade etti. Partinin çözüm önerileri şöyle sıralandı:
Şeffaflık ve Hukukun Üstünlüğü: Para ve maliye politikalarının hesap verilebilir olması.
Faiz ve Kur Dengesi: Reel sektörü koruyan, istikrarlı politikalar.
Vergide Adalet: Gelire göre adil vergi dağılımı ve dar gelirli üzerindeki yükün azaltılması.
Yerli Üretim Odaklı Ekonomi: İthalata bağımlılığın azaltılması.
Tarım ve Sanayi Reformları: Üreticiye destek veren teşvik modelleri.
İsmail Kaya, açıklamasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Bu kriz yalnızca ekonomik değil, sosyal barışı tehdit eden bir eşitsizliktir. Anahtar Parti olarak, üretime dayalı ve adaletli bir ekonomi modelini savunmaya devam edeceğiz. Çanakkale’den yükselen bu ses, Türkiye genelinde halkın sesi olacaktır.”